Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Ağu 16, 2017
50 Views

Marka Devir Sözleşmelerinin Nisbi Etkisi

Written by

YARGITAY

11. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2015/3939

KARAR NO : 2015/10858

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TARİHİ : 18/11/2014

NUMARASI : 2013/154-2014/254

DAVACI : CONTİ ELEKTRİKLİ EV ALETLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

DAVALI : DİGİ-COM DIŞ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/11/2014 tarih ve 2013/154-2014/254 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Rahime Tezcan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin Türkiye dahil bir çok ülkede elektrikli ev aletleri piyasasında faaliyet gösteren, tüketici nezdinde bilinir olan “Conti” markasının sahibi olup, markanın 02/11/1990 tarihinde, 06, 07, 08, 09, 11 ve 21. sınıflarda 126181 no ile tescil edildiğini ve tescilin yenilendiğini ayrıca, “Conti” ibaresi için 09. sınıfta “ütüler; elektrikli ve buharlı ütüler, pres ütüler” yönünden de 2009/61731 no’lu marka başvurusunda bulunulduğunu, 26/04/2010 tarihli “Marka Tam Devir Sözleşmesi” ile 126181 tescil no’lu ve 2009/61731 başvuru no’lu “Conti” markalarının dava dışı İlkgün Ltd. Şti.’ye devredildiğini ve devralanın “Conti” markasını Türkiye sınırları dışında herhangi bir surette kullanmayacağı, markaları kullanmak suretiyle yurt dışına ihracat yapmayacağı, markaları başka bir ülkede tescil ettirmeyeceği şartı konularak sözleşmeye aykırılık halinde sözleşmenin iptal olacağı ve markaların hiçbir bedel ödenmeksizin tekrar devir edene devredileceğinin kararlaştırıldığını, dava dışı İlkgün Ltd. Şti.’nin de 17/08/2010 tarihli sözleşme ile anılan markaları davalı şirkete devrettiğini ve müvekkilinin davalının yaptığı ihracat faaliyetleri neticesinde bu durumdan haberdar olduğunu, davalıya ihtarname gönderilmesine rağmen davalı tarafından cevap verilmediği gibi, “Conti” markalı benzer emtiaların yurt dışına ihracına devam edildiğini ve bu durumun muhtelif pazarlarda, uluslararası fuarlarda karışıklık yaratarak müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, davalının külli halefiyet prensibi uyarınca sözleşmeye aykırı davrandığını ileri sürerek, marka devir anlaşmasına konu markalar ile davalı tarafından başka sınıflarda tescil edilmiş tüm “Conti” ibareli ve benzeri markaların müvekkili şirket adına hükmen devri ile tescilini, davalı tarafından dava konusu marka ile yapılmış olan ihracattan elde edilen gelirin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’sinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, husumet itirazında bulunmuş, davanın usul ve esastan reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre,davalı Şirket’in 26/04/2010 tarihli marka tam devir sözleşmesinin tarafı olmayıp, bu sözleşmede yer alan sınırlamalara uyma taahhüdünde bulunanın dava dışı İlkgün Ltd. Şti. olduğu, sözleşmelerin nisbi etkisi nedeniyle, sözleşmeden doğduğu iddia edilen taleplerin sözleşmenin diğer tarafı olan dava dışı İlkgün Ltd. Şti.’ye karşı ileri sürülebileceği gerekçesiyle, davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 21/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan                           Üye                                     Üye                        Üye                  Üye

Ahmet Özgan      A.A.Doğan             R.C.Hanedan          E.S.Baydar S.Köksal

Article Categories:
Blog · Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir