T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/13862 K. 2006/285
T. 19.1.2006
• MARKA HAKKINA TECAVÜZ ( Eylemin 556 Sayılı KHK’nin 9 ve 61. Maddelerine Aykırılık ve Markaya Tecavüz Oluşturması Nedeniyle Davanın Kabulüne Karar Verilmesi İsabetli Görüldüğü )
• TESCİLLİ MARKA ( “ŞOK” Markasını Davalının “EGE ŞOK” İbaresiyle Tescil Ettirdiği Ünvanında ve İşyerinde “ŞOK” İbaresi Öne Çıkacak Şekilde Kullanması – Markaya Tecavüz Oluşturduğu )
• TESCİLLİ ŞOK MARKASI ( Davalının “EGE ŞOK” İbaresiyle Tescil Ettirdiği Ünvanında ve İşyerinde “ŞOK” İbaresi Öne Çıkacak Şekilde Kullanması – Markaya Tecavüz Oluşturduğu )
KHK-556 m.9,61
6762/m.57/5
ÖZET : Davacının 03.08.1999 tarihinde tescil ettirdiği, “ŞOK” markasını, davalının “EGE ŞOK” ibareli 25.10.1999 tarihinde tescil ettirdiği ünvanında ve işyerinde “ŞOK” ibaresi önce çıkacak şekilde kullandığı, eylemin 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 9 ve 61 nci maddelerine aykırılık ve markaya tecavüz oluşturduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmesi isabetli görülmüştür.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25.05.2004 tarih ve 2002/559 – 2004/288 sayılı kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 17.01.2006 gününde davacı avukatı Mehmet Kısar ile davalı avukatı Necati Özdemir gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin “ŞOK” ibaresini 35 nci sınıf hizmet ve listede yazılı emtialar için ticari marka olarak tescil ettirdiğini ve bu marka adı altında marketler zinciri kurduğunu, marketlerde de aynı markayı içeren ürünlerini pazarladığını, davalının müvekkilinden izin almaksızın “EGE ŞOK ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ” adı altında markalar açıp, ambalajları ve tanıtım broşür ve levhalarında “ŞOK” ibaresini kullandığını, markanın izinsiz kullanılmamasının ihtarname ile davalıya bildirilmesine rağmen sonuç alınmadığı, davalının eyleminin 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 9 uncu maddesinin ihlali ve 61 nci maddesinde düzenlenen marka hakkına tecavüz oluşturduğu gibi TTK.nun 57/5 nci maddesine de aykırılık oluşturduğunu ileri sürerek, tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla, davalının “ŞOK” markasını kullanmasının önlenmesi, anılan markayı taşıyan tanıtım malzemeleri ve ambalajların toplatılıp imhasını, hükmün ilanını istemiştir.
Davalı vekili, davanın HUMK.nun 9 uncu maddesi gereğince Uşak Mahkemeleri’nin yetki alanına girdiğini ve görevli mahkemenin de Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin tescilli ünvanındaki ibarenin aynen kullanılmasının haksız rekabet oluşturmayacağını, “ŞOK” ibaresinin herkesin kullanımına açık bir ibare olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye dayalı davada Kararname’nin 63 ve 71 nci maddeleri gereğince yetki ve görev itirazlarının reddi ile toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davacının 03.08.1999 tarihinde tescil ettirdiği, “ŞOK” markasını, davalının “EGE ŞOK” ibareli 25.10.1999 tarihinde tescil ettirdiği ünvanında ve işyerinde “ŞOK” ibaresi önce çıkacak şekilde kullandığı, eylemin 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 9 ve 61 nci maddelerine aykırılık ve markaya tecavüz oluşturduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalının tescilli ticaret ünvanını tescil edilmiş şekli ile kullanmadığının belirlenmiş bulunmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.10 YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, takdir edilen 450.00 YTL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 19.01.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
Ankara avukatı olunması nedeniyle Türk Patent’in kararlarına karşı davalar, marka hükümsüzlüğü davaları, patent davaları, tasarım davaları, Türk Patent’in Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’na(YİDK) karşı davaların yanında marka vekili olunması itibarıyla Türk Patent Markalar Dairesi kararlarına karşı itirazlar, haksız rekabet davaları, alan adı davaları ve tahkimleri ağırlıklı olarak çalışma alanlarımızdır.
Anahtar Kelimeler: Marka Hukuku, marka yidk dava, patent hukuku, patent tescili, renk markalarının tescili, sınai mülkiyet kanunu, marka hukuku, marka dava, yidk dava, patent dava, patent ankara dava, tasarım dava, tasarım ankara dava, ankara marka dava, yeniden inceleme dava. patent itiraz