Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Mar 21, 2019
50 Views

Marka Hükümsüzlüğü Davalarında İlgili Diğer/Karşı Davalar Dikkate Alınmalıdır 1817

Written by

Dava; markaya tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalı tarafça asıl dava açılmadan önce yapılan marka başvurusu ve işbu markanın tescili sebebiyle açılan hükümsüzlük davası sonucunun da eldeki davaya etkisinin değerlendirilmesi gerekirken anılan husus nazara alınmaksızın hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2016/1817 K. 2017/5196 T. 10.10.2017

Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, karşı davada hükümsüzlüğü talep edilen markanın 22/07/1992 tarihinde tescil ettirildiği ve 09/06/2002 tarihinde yenilendiği, davalının anılan ibareyi sektörde nizasız, fasılasız ve esas unsur olarak kullandığı, dolayısıyla kullanımla artık ayırt edici hale geldiğinden hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, taraf markalarının esas unsurlarının “ERGO” ve “ERGOBED” ibareleri olduğu ve markalar arasında benzerlik bulunduğu, davalının 2009/18407 no’lu markasının 20. emtia sınıfında “yatak şilteleri, yastıklar, tıbbi amaçlı olmayan havalı yataklar ve yastıklar, uyku tulumları ve deniz yatakları” emtiaları açısından tescilinin reddedildiği, bu durumun aynı zamanda davalının tıbbi yataklar alanında markasını kullanabileceği anlamına da geldiği, “Ergo ” ibaresi zayıf marka olsa dahi, iki markanın benzer olması, tüketici nezdinde her iki şirket arasında bağlantı olduğu düşüncesinden hareketle markalar arasında bağlantı kurulma ihtimali mevcut olduğu için davalı kullanımının, davacı markasına tecavüz oluşturduğu, davacının maddi ve manevi tazminat talebine hak kazandığı, bilirkişi heyetince emsal lisans bedelinin 482.727,96 TL olarak hesaplandığı, ıslah dilekçesindeki miktar da göz önünde bulundurularak KHK ve BK hükümleri uyarınca takdiren 150.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği gerekçesiyle, karşı davanın reddine, asıl davanın kısmen kabulü ile, markaya tecavüzün tespiti, markanın davalı tarafça üretilen ve satılan ürünlerde, internet ortamında, tüm basılı, görsel ilam ve reklamlarda, tabela, fatura, kağıt, antet ve zarflarda kullanılmasının önlenmesine, 150.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Asıl davada davalı-karşı davada davacı vekilinin, asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, davacı tarafça markaya tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemi ile açılan asıl davada, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalı tarafça asıl dava açılmadan önce 16/08/2010 tarihinde yapılan, 2010/53181 no’lu, “DR. ERGOBED + Şekil” ibareli marka başvurusu ve işbu markanın tescili sebebiyle açılan hükümsüzlük davası sonucunun da eldeki davaya etkisinin değerlendirilmesi gerekirken anılan husus nazara alınmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

Markanın Hükümsüzlüğü ve Markanın İptali Kavramları

Marka Hükümsüzlüğünün Etkisi, Sicilden Terkin

Ankara avukatı olunması nedeniyle Türk Patent’in kararlarına karşı davalar, marka hükümsüzlüğü davaları, patent davaları, tasarım davaları, Türk Patent’in Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’na(YİDK) karşı davaların yanında marka vekili olunması itibarıyla Türk Patent Markalar Dairesi kararlarına karşı itirazlar, haksız rekabet davaları, alan adı davaları ve tahkimleri, marka ve patent ceza hukuku ağırlıklı olarak çalışma alanlarımızdır. İstanbul’daki şubemizin yanında ülkenin her yerinde davalarımız ve iş birliği yaptığımız avukatlarımız mevcuttur.

Article Categories:
Blog · Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir