Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Şub 10, 2020
102 Views

Marka Tescilinde Teklik İlkesi ve Bir Markanın Birden Fazla Sahibinin Olması Durumu

Written by
banner

Marka hukukunda “bir markanın bir sahibi olur” şeklinde özetlenebilecek “teklik” ilkesi geçerlidir.  Başvurunun aynısı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin markalar Türk Patent tarafından itiraz olmadan yapılan ilk incelemeyle tespit edilmesi durumunda reddedilmesi “kamu düzeni” gereği kabul edildiğinden bunun bir istisnası da söz konusu değildi.

Ancak SMK m. 5/3 önceki aynı veya ayırt edilemeyecek kadar marka sahibinin noter onaylı izni olması durumunda aynı türdeki mal veya hizmetler açısından aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markanın tescil edilebilmesinin önünü açmaktadır.

Burada aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markaların hem “mutlak tescil engelleri” kapsamında kabul edilmesi hem de verilecek muvafakat ile bunların tesciline olanak sağlanması bir çelişki oluşturmuştur.

Bu şekilde bir çelişki ancak AB mevzuatında olduğu gibi “aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markaların” da nispi tescil engelleri kapsamına alınmasıyla mümkün olabilir.

Marka vekillerinin önceden tescilli bir markanın aynısı için yaptıkları başvurularda “noter onaylı” açık iznin yer aldığı belgeyi uygun bir şekilde sunmaları tescilin önünü açacaktır.

Aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markalarda marka avukatları önceden yoğun nizasız kullanım gerekçesiyle markanın tescil edilmesi gerektiği, iddiasını sıklıkla dile getirmektedirler. Aynı markanın veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin önceden tescilli olması durumunda başvuru sahibine bir çeşit müktesep hak tanınmaktadır. Aynı müktesep hakkın tescilsiz şekilde aynı markayı uzun zaman kullanana da tanınması gerektiği savunulmaktadır. Diğer yandan aynı veya ayırt edilemeyecek benzer marka bir şekilde tescil edilmişse ve bu tescilin üzerinden herhangi bir uyuşmazlık doğmadan 5 yıldan fazla süre geçmişse bu durumda da hükümsüzlük davasının düşmesi ve aynı markanın birden çok kişi adına tescilinin söz konusu olması durumu doğmaktadır.

Article Categories:
Marka

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir