Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Oca 16, 2023
410 Views

Ses Markaları 1256

Written by
banner

Ses markalarının tescili için soyut ayırt ediciliğin yanında, tescili talep edilen mal ve hizmetler için belli bir teşebbüsü anımsatmasının da gerektiği, dava konusu sesin ise giriş, gelişme ve bitiş aşamalarıyla bir müzik parçası mahiyetinde bulunduğu, tekrarlayan, akılda kalıcı ve markalaşmaya destek olucu ezgi ve melodiler içermediği, bu bağlamda tescili istenen sesin hedef tüketiciler açısından bir markadan ziyade bir müzik parçası olarak algılanacağı…


ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1256 KARAR NO : 2022/1429

İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ANKARA 2. FSHM TARİHİ : 09/12/2020
NUMARASI : 2020/73 E. – 2020/399 K.

Mahkemece;

  • 16, 18, 25, 28, 35 (35.05 altında tüm sınıflar) ve 41. sınıflarda yer alan mal ve hizmetlerin bulunduğu, tescili talep edilen ses ile başvuruya konu mal ve hizmetler arasında doğrudan ve spesifik bir ilişkinin bulunmadığı,
  • tescil ettirilmek istenen sesin 32 saniye süren bir ses olduğu, giriş, gelişme ve bitiş aşamalarıyla bir müzik parçası mahiyetinde bulunduğu,
  • birden fazla sayıda enstrümanın birlikte kullanıldığı bir eser olduğu, tekrarlayan, akılda kalıcı ve markalaşmaya destek olucu ezgi ve melodiler içermediği, bu bağlamda tescili istenen sesin hedef tüketiciler açısından bir markadan ziyade bir müzik parçası olarak algılanacağı,
  • tüketicinin tescili talep edilen sesi, başvuru kapsamındaki mal ve hizmetlerin ticari kaynağını gösterir biçimde, diğer bir ifade ile bir marka olarak algılamasının imkân dâhilinde bulunmadığı, dolayısıyla başvuru konusu işaretin markasal ayırt edici niteliği haiz olmadığı, söz konusu ses dosyasının bir markadan ziyade, telif hakkı kapsamında değerlendirilebilecek bir eser olduğu, ancak başvuruya konu ses markasının somut ayırt edici niteliği haiz bulunmadığı,

gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İSTİNAF:

Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı;

  • dava konusu marka tescil başvurusunun 16, 18, 25, 28, 35 (35.05 altında tüm sınıflar) ve 41. sınıflarda yer alan mal ve hizmetler için yapıldığı,
  • ses markalarının tescili için soyut ayırt ediciliğin yanında, tescili talep edilen mal ve hizmetler için belli bir teşebbüsü anımsatmasının da gerektiği,
  • dava konusu sesin ise giriş, gelişme ve bitiş aşamalarıyla bir müzik parçası mahiyetinde bulunduğu, tekrarlayan, akılda kalıcı ve markalaşmaya destek olucu ezgi ve melodiler içermediği,
  •  tescili istenen sesin hedef tüketiciler açısından bir markadan ziyade bir müzik parçası olarak algılanacağı,
  • tüketicinin tescili talep edilen sesi, başvuru kapsamındaki mal ve hizmetlerin ticari kaynağını gösterir biçimde, diğer bir ifade ile bir marka olarak algılamasının imkân dâhilinde bulunmadığı,

Dolayısıyla başvuru konusu işaretin somut ayırt edici niteliğinin bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer istinaf itirazlarının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.


Marka Tescilinde Mutlak ve Nisbi Ret Değerlendirmesi

SMK Madde 5; Mutlak Tescil Engelleri

Soyut Ayırt Edicilik Somut Ayırt Edicilik

https://hukukvebilisim.org/geleneksel-olmayan-marka-turleri-ses-markasi/

 

Article Categories:
Marka

Comments to Ses Markaları 1256

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir