Londra’da Şirket Adına Taşınmaz Almanın Vergi Avantajları

Birçok işletme, Londra’da taşınmaz mülk satın almayı stratejik bir yatırım olarak değerlendiriyor. Şirket adına taşınmaz almak, sadece mülk değer artışı ve kira gelirleri açısından değil, aynı zamanda çeşitli vergi avantajları sayesinde de cazip bir seçenektir. Bu yazıda, Londra’da şirket adına taşınmaz almanın sağladığı başlıca vergi avantajlarını kapsamlı bir şekilde ele alacağız.

1. Kurumsal Vergi (Corporation Tax) Avantajları

Bir şirketin mülk yatırımlarından elde ettiği kira gelirleri ve sermaye kazançları, Birleşik Krallık’ta geçerli olan Corporation Tax (Kurumsal Vergi) kapsamında değerlendirilir. Şu anda bu oran %25 olmakla birlikte, şirketler bazı masrafları gider olarak gösterebildikleri için vergi yükünü azaltabilirler.

Avantajlar:

• Mülkle ilgili bakım, onarım ve işletme giderleri vergiden düşülebilir.

• İpotek faiz ödemeleri gider olarak gösterilebilir.

• Gayrimenkulün amortismanı ve yeniden değerleme farkları belirli koşullarda vergi avantajı sağlayabilir.

2. Damga Vergisi (Stamp Duty Land Tax – SDLT) İndirimleri

Bireysel satın alımlara kıyasla, şirketler için Stamp Duty Land Tax (SDLT) farklı oranlarda uygulanabilir. Özellikle ticari mülkler veya birden fazla konutun tek seferde satın alınması gibi durumlarda, daha düşük oranlar geçerli olabilir.

Örnek:

• Ticari mülk alımında SDLT oranı daha düşük olduğu gibi, belirli değer aralıklarında muafiyetler de sağlanabilir.

• Birden fazla konutun toplu şekilde alınması durumunda “Multiple Dwellings Relief” adı verilen vergi indirimi uygulanabilir.

3. Mülk Devri ve Miras Vergisi Avantajları

Şirket mülkiyetindeki taşınmazların devri, kişisel mülklere kıyasla daha esnek bir yapı sunar. Bu, özellikle miras planlaması ve uzun vadeli servet yönetimi açısından önemlidir.

Avantajlar:

• Şirket hisselerinin devri, doğrudan mülk devrinden daha düşük vergi maliyetlerine yol açabilir.

• Miras vergisi açısından, mülkün kişisel varlık yerine şirket varlığı olarak tutulması vergi yükünü azaltabilir.

4. Gelir Vergisi (Income Tax) Yerine Kurumsal Vergi

Bireysel yatırımcılar, kira gelirleri üzerinden gelir vergisi (Income Tax) öderken, şirketler bu geliri daha düşük oranlı kurumsal vergiye tabi tutar. Üstelik, kişisel gelir vergisi oranları %45’e kadar çıkabilirken, şirketler için bu oran %25 ile sınırlıdır.

5. KDV (VAT) Avantajları

Şirketler, belirli ticari mülk alımlarında ve geliştirme projelerinde Katma Değer Vergisi (VAT) iadesi alabilir. Özellikle, kiralanacak ticari mülkler veya yeniden geliştirilecek projeler için bu avantaj önemli bir maliyet tasarrufu sağlar.

Not: Konut amaçlı mülklerde KDV genellikle uygulanmaz; ancak yeniden inşa veya büyük ölçekli tadilat projelerinde %5 gibi indirimli oranlar geçerli olabilir.

6. Sermaye Kazanç Vergisi (Capital Gains Tax – CGT) Oranlarının Avantajı

Bir mülkün satışından elde edilen kâr, bireyler için sermaye kazanç vergisine (Capital Gains Tax) tabidir. Ancak, şirketler bu kazançları yine kurumsal vergi oranında öder. Bu, özellikle büyük değer artışlarında ciddi bir vergi tasarrufu anlamına gelir.

Karşılaştırma:

• Bireyler için CGT oranı %28’e kadar çıkabilir.

• Şirketler için bu kazanç, %25 oranında vergilendirilir.

7. Faiz Giderlerinin Vergi Matrahından Düşülmesi

Bir taşınmazın satın alınması için kullanılan ipotekli kredilerin faiz ödemeleri, şirketin vergi matrahından düşülebilir. Bu, yatırım maliyetini önemli ölçüde azaltır ve nakit akışını iyileştirir.

8. Yatırımın Uluslararası Yapılandırılması

Birleşik Krallık’ta şirket kurarak mülk sahibi olmak, uluslararası yatırımcılar için de avantajlıdır. Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları ve vergi dostu yapılandırmalar sayesinde, global yatırımcılar vergi yüklerini optimize edebilirler.

9. Şirket Yapısının Sağladığı Esneklik

Şirketler, mülkü elden çıkarmadan hisse satışı yoluyla yatırımcı değişikliği yapabilir. Bu yöntem, damga vergisi gibi satışa bağlı vergileri minimize eder. Ayrıca, şirketin yasal bir tüzel kişilik olması, kişisel varlıkları korur ve yatırımın profesyonel bir çerçevede yönetilmesini sağlar.

Sonuç

Londra’da şirket adına taşınmaz almak, sadece prestijli bir yatırım değil, aynı zamanda vergi avantajları sayesinde uzun vadede maliyetleri optimize eden bir stratejidir. Kurumsal vergi oranlarının bireysel vergilere kıyasla daha düşük olması, giderlerin vergiden düşülebilmesi ve mülk devri süreçlerinde sağlanan esneklikler, bu yatırım modelini cazip hale getiriyor.

Ancak, her yatırımın kendine özgü yasal ve mali detayları olduğundan, en uygun yapılandırmayı sağlamak için bir vergi uzmanı veya hukuk danışmanıyla çalışmanız tavsiye edilir.

Siz de Londra’da şirket adına mülk yatırımı yapmayı düşünüyor musunuz? Gelin birlikte yapalım

#LondraGayrimenkul #VergiAvantajları #ŞirketYatırımları #İngiltereVergiSistemi #KurumsalGayrimenkul